KOMUTANLIĞIN O EMRİ İPTAL OLDU!
İlk olarak dün gece yarısı, Emekli Uzmanlar Derneği (EMUZDER) Genel Başkanı Esef MERDOĞLU’nun gündeme getirdiği ve bu gün de HABERTÜK Gazetesi köşe yazarlarından Umur TALU’nun da köşesinde yer verdiği, Bingöl İl Jandarma Komutanlığınca, İl Jandarma Komutanı imzalı yayınlanan o emir, bir gün sonra yayımlanan “İVEDİ” ibareli başka bir mesaj emri ile iptal edildi.
İLK OLARAK EMUZDER BAŞKANI DUYURMUŞTU!
EMUZDER Genel Başkanı dün gece yarısı, o emri ilk olarak sosyla medya sayfasından “Değerli arkadaşlar. Bu kadar çok şehidin verildiği ve uğurlamaya da başı gözü sarılı gazilerimizin dahi hasta yataklarını bırakıp geldiği bir zamanda, bir il jandarma komutanımız albay… Yeri ve sırasıymış gibi, 47 yıllık yaşamımda gördüğümüz en saçma emri yayınlayarak, “uzman erbaşların etkin kullanılamadığından” başlayıp, dünyanın en saçma yazılı emrini vermiştir. Bu emri burada şimdilik yayınlamıyoruz. Ama yarın sabah itibariyle, verdiği bu saçma ve moral bozucu emir ile ilgili hukuk çerçevesinde gereken ders kendisine verilecektir. Sayın albayım da dersini gazetelerden okur, öğrenir artık….” şeklinde sert tepki vererek duyurmuş ve konunun ulusal basına yansıyacağının sinyallerini vermişti.
UMUR TALU KÖŞESİNDE YAZDI!
TSK’daki ast personelk tarafından çok sevilen, onların bir nevi sesi olan ve ast personel tarafından “GGÖNÜL DOSTU”, “CESUR YÜREK” gibi isimlerle anılan Gazeteci Umur TALU, HBERTÜRK Gazetesindeki köşesinde konuya değindi.
İşte O Yazıdan Bir Bölüm:
ÖLEBİLİRSİN, ŞEHİT OLABİLİRSİN, AMA YERİNİ BİL!
Baştan söyleyeyim: Belgeli. Belgesi de var elde.
Şimdi “Emekli Uzmanlar Derneği” Emuzder’in elindeki belgeden özet şöyle:
Bingöl’de Jandarma Komutanı, “askerlik süresinden dolayı er ve erbaş sayısındaki azalma”dan yakındığı bir “emir”de, sonuçta sözü “Uzman erbaşlar”a getiriyor…
Hani “tank komutanı, tim komutanı, karakol komutanı” olabilen ama ölmez de dönerse, kendini “orduevine dahi girmesi yasaklı ve kaderi iki dudak arasında” bulanlara:
“Uzman erbaş da erbaştır ve erbaş ne yaparsa onu yapmalıdır” diyor.
“Kışlanın tüm emniyet ve muhafazası uzman erbaşlar tarafından sağlanacaktır” diye emrediyor.
“Adli ve mülki konularda uzmanlara görev verilmeyecek” yazıyor ki, onlar “er ve erbaşlık statüsü”ndeki yerlerini bilsin!
Çok garip ama “Uzman erbaşlar ile yükümlü (yani mecburi askerlikteki, geçici) er ve erbaşların teması mümkün olduğunca engellenecektir” buyuruluyor; herhalde biri vebalı, biri cüzamlı olduğu için değil! Muhtemelen, “uzman” mecburi askerlikte er ve erbaşların “üstü” konumunu hissetmesin, “yerini, haddini bilsin” diye!
Hem diyor ki, “Uzman erbaş da (er) erbaş gibidir…”
Hem buyuruyor ki “Bunlar birbiriyle temas etmesin, yan yana gelmesin, bekar uzmanlar birlik koğuşlarında kalırken dahi erbaş ve erlerden ayrı olsun.”
Ve en çarpıcısı, çok sayıda “şehit”i olan uzman erbaşların “etkin kullanılmadığı”ndan yakınıyor Emir!
***
Belki Komutan kendine göre çözüm arıyor ama…
Bakın Emuzder Başkanı Esef Merdoğlu ne diyor:
“Her gün çelenk göndermekten, yetişebildiklerimizi defnetmekten bizler utanır olduk. Annelere, ‘Evladınız şehit oldu, cennette. Dik durun. Vatan sağ olsun deyin’ demekten usanmayacağız!
Şehit verilen birliklerde başı sarılı gaziler bile uğurlamaya geliyor. Bir çok komutan motivasyon için çabalıyor. Ancak Bingöl’de bir Albay moral ve motivasyonun bir yolunu bulmuş.
Bu emrin zamanı mıydı Albayım? Bu emri, hem de yazılı, nasıl verdiniz, imzaladınız? Siz Cudi’de, Gabar’da çatışmanın, başınızın üstünden mermiler geçmesinin, yağmurda naylon poşetlerle şemsiye yapmanın ne olduğunu iyi bilmesi gerekenlerdensiniz.
Şimdi bu sözlerimiz size ulaşacak, kızacaksınız, emirler yağdıracaksınız.
Vatan için ölüme en yakın uzman erbaşları motive etmek kolaydır. Alınlarından öpersiniz. Şehit olduğu zaman içtimada ‘Başımız sağ olsun’ diye yüksek sesle haykırırsınız, birlik hep bir ağızdan ‘Vatan sağ olsun’ iye haykırır.
Siz alınlarından öpeceğinize, bu emri nasıl imzaladınız?
Ne yapmaya çalışıyorsunuz?
Vallahi billahi gerçekten öğrenmek istediğim için soruyorum.
Nedir bu nefret? Keşke emirde, ‘Son zamanlarda ülkemizin içinde bulunduğu kritik süreçte kahraman yararlılık gösteren tüm askerlerimize teşekkür sunup sıkıntıları bildiğinizi, çözümü için yazışmalar yaptığınızı yazsaydınız. Yapmasanız da yazsaydınız.
Mesele deseydiniz ki, bizim subayların gittiği her yerde lojmanları hazırdır. Ama uzmanlara yüzde 5 ayrılmasına üzülüyorum… Deseydiniz ki, ben dilediğim kadar hava değişimi ve istirahat alabiliyorum ama uzman erbaşlar 90 günden fazla hasta olursa, ordudan atıyoruz, üzülüyorum…
Deseydiniz ki, taşeron işçilere kadro veren yüce devletimiz, uzman erbaşları hala sözleşmeli çalıştırıyor, üzülüyorum… Deseydiniz ki, İç Hizmet Kanunu’na göre orduevleri moral-motivasyonun yükseltildiği yerlerdir, uzmanların orduevine alınmamasına üzülüyorum… Deseydiniz ki, uzman erbaşlar TSK’nın, özellikle Jandarma Özel Harekat’ın belkemiğidir, bunu biliyorum. En doğrusu, keşke bunu bilseydiniz!
Albayım, bana kızdınız. Ama biliniz ki, ölene kadar, yasaların bana verdiği hakları sonuna kadar kullanacağım, hakkımı ve haksızlığa uğrayan herkesi savunacağım. Bıkmayacağım, bıktıramayacaksınız.
Siz daha iyi bilirsiniz ama İç Hizmet Kanunu, birliğin moral-motivasyonunu üst düzeyde tutmak için gerekenleri yapmayı size emretmiş, hükme bağlamıştır. Madde 40 mesela!”
***
O EMİR İPTAL OLDU!
Bingöl İl Jandarma Komutanlığı, Personel Şube müdürlüğü, Disiplin Moral Kısmınca, 13 Nisan 2016 tarihli, “Uzman erbaşların istihdamında yaşanan sıkıntılar” konulu olarak kaleme alınan ve İl Jandarma Komutunanınca imzalanarak, bağlı birliklere tamim edilen, oldukça sert tepkilere neden olan o emir, 14 Nisan 2016 tarihinde yayımlanan “İVEDİ” ibareli bir mesaj emri ile iptal edildi.
Bingöl İl Jandarma Komutanlığınca, 13 Nisan 2016 tarihli, “Uzman erbaşların istihdamında yaşanan sıkıntılar” konulu emrin, 14 Nisan 2016 tarihinde bağlı birliklere yayınlanan “İVEDİ” ibareli mesaj emri ile “görülen lüzum üzerine iptal edildiği” belirtildi.
PES24 ÖZEL HABER