Dolar 34,7730
Euro 36,7361
Altın 2.949,11
BİST 10.081,00
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 9°C
Hafif Yağmurlu
Ankara
9°C
Hafif Yağmurlu
Cts 10°C
Paz 13°C
Pts 14°C
Sal 11°C

ALEVKAYASI TABURU NEDEN BEYTÜŞŞEBAB’A GİTTİ?

ALEVKAYASI TABURU NEDEN BEYTÜŞŞEBAB’A GİTTİ?
6 Nisan 2016 22:29
155

 

Kıbrıs’tan neden asker çekildiği ortaya çıktı

 

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, “Türk askeri Kıbrıs’tan çekilmeye başladı” iddialarına ilişkin açıklamada bulundu.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunan Alevkayası Komando Taburu’nun Türkiye’ye gönderildiği haberi üzerine “Türk askeri Kıbrıs’tan çekilmeye başladı” yorumu yapılmıştı.

 

Sözcü gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk, bugünkü yazısında Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın bu iddialara karşılık açıklamasına yer verdi.

 

Genelkurmay Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı Tuğgeneral Ertuğrulgazi Özkürkçü’nün Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın konuya ilişkin mesajını ilettiğini belirten Saygı Öztürk o mesajı şöyle aktardı:

 

İŞTE O YAZI:

 

Kıbrıs’tan gelenler dönecek

 

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunan Alevkayası Komando Taburu’nun Türkiye’ye gönderildiğini açıklamış, bunun “Kıbrıs’tan asker çekilmesinin bir başlangıcı” olduğuna ilişkin değerlendirmelerden söz etmiştim. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın söyleyeceklerinin merak edildiğini belirtmiştim.

Genelkurmay Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı Tuğgeneral Ertuğrulgazi Özkürkçü, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın konuya ilişkin mesajını iletti:

 

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunan çok iyi eğitimli er ve erbaşlardan oluşan tabur, Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine gönderildi.

 

Bunlar, üs bölgesinin korunması görevini yürütecek. Bugüne kadar bu görevi yürüten Beytüşşebap Jandarma Alay Komutanlığı’ndaki uzmanlardan oluşan yani er ve erbaşların bulunmadığı komando taburu ise boşa çıkacak, onlar da operasyonları yürütecek.

 

KKTC’den gelen birliğin Türkiye’ye gönderilmesinin Kıbrıs görüşmeleriyle ilgisi yok. Beytüşşebap’ta er ve erbaşlardan oluşan Jandarma Komando Taburu oluşturulacak. Onların kısa süre sonra gelip göreve başlamasının ardından, KKTC’den gelen Alevkayası Taburu da yeniden KKTC’deki görevine uğurlanacak.

 

Böylece, er ve erbaşlardan oluşacak tabur, operasyonlara gitmeyecek, üs bölgesini koruyacak, onlardan boşa çıkan uzmanlardan oluşan tabur ise operasyonları yürütecek.”

 

244 ASKER, 155 POLİS, 8 KÖY KORUCUSU

 

Saygı Öztürk aynı zamanda yazısında şehit sayısına ilişkin güncel bilgiyi de paylaştı. “7 Haziran 2015 tarihinden bu yana kaç şehit verdiğimizi yetkililer sağlıklı bir biçimde açıklamıyor” diyen Öztürk’ün verdiği şehit sayısı şöyle:

 

ŞEHİT SAYIMIZ ŞÖYLE

7 Haziran 2015 tarihinden bu yana kaç şehit verdiğimizi yetkililer sağlıklı bir biçimde açıklamıyor. Aslında bu açıklama görevi de İçişleri Bakanlığı’na ait olmasına rağmen bakanlık, “Aman beni bulaştırmayın” havalarında… Dünkü tarih itibariyle şehit sayımızı açıklayalım: 244 asker, 155 polis, 8 köy korucusu olmak üzere toplam 407 güvenlik görevlisi…

İlçe operasyonlarında başta jandarma ve polis özel harekat timleri görevlileri şehit ediliyordu. Son dönemde Kara Kuvvetleri personeli de operasyonlara katılıyor. Türkiye’nin değişik bölgelerinden Güneydoğu’ya Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı birlikler kaydırıldı, mevcut birlikler takviye edildi.

 

ÖRGÜTE ESİR OLURSUNUZ

Güneydoğu’da bölücü örgütten henüz temizlenememiş ilçeler varken, güvenlik güçlerimizin hem daha fazla şehit vermemek, hem olan sivillerin hayatını kaybetmemesi için azami özenin gösterildiği, operasyonlar devam ederken, teröristlerin dağlarda yerlerini aldığı bir ortamda “çözüm süreci” başlatılıyorsa bölücü örgüte esir olursunuz, her dediğini yapmak durumunda kalırsınız.

Başbakan’ın sonra değiştirse de “PKK, 2013 yılı durumuna dönerse her şeyi görüşebiliriz” sözleri bölücü örgütün moralinin artmasına, cesaretlendirilmesine neden olur. Bu durum da güvenlik kuvvetlerimizin mücadele azim ve iradelerini olumsuz yönde etkiler.

 

Eski Asayiş Kolordu Komutanı emekli Korgeneral Altay Tokat da “PKK kayıtsız şartsız silahını teslim etmeden müzakere sürecine dönmek intihardır veya ateşkes görüşmesi anlamını taşır. Böylece altından kalkılamaz bir dönem başlar. PKK ile mücadele etmek ve bozguna uğratmak şarttır. Aksi takdirde hiçbir sorunumuzu çözemeyiz ve bölünme sendromu ile yaşarız” diyor.

 

Çözüm süreci dönemini bölücü örgüt hazırlık yaparak geçirmiş, hükümet kanadı ise PKK’nın silah bırakacağı hayaline kapılmıştı. PKK’nın yabancı istihbarat ser-vislerinin onayı olmadan silah bırakmayacağını bilmeleri gerekirdi.

Nusaybin’de, Şırnak’ta, Yüksekova’da 14 Mart’ta başlayan operasyonlar için “Bu sürede mahallelerin daha yüzde 10’una bile girilemedi” deniliyor. Operasyonlar devam ederken, güvenlik güçlerimizin moralini bozmak da ne oluyor?

 

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ…