Emekliler sokağa indi: İnsanca yaşamak istiyoruz
Denizli’de emekliler CHP Pamukkale İlçe Örgütünün çağrısı ile sokağa indi. Ellerinde pankartlarla yürüyen emekliler, insanca yaşam hakkı istedi.
Denizli’de CHP Pamukkale İlçe Örgütünün çağrısı üzerine emekliler sokağa indi. İnsanca bir maaş ve ayrımcılığın son bulmasını isteyen emekliler, Gazi Bulvarı üzerinden yürüyüşe geçti, kentte emeklilerin uğrak mekanı Bayramyeri Meydanı’nda toplandı. Taşıdıkları pankartlarla devletin üzerinde bir yük olmadıklarını anlatan, emeklilikte adalet talep eden, 5 bin lira ikramiye ödemelerinde ayrımcılığın son bulmasını isteyen emekliler, “Emekli hakkını helal etmiyor” dedi.
Yol boyunca sloganlar atan emekliler “Sadaka değil hakkımızı istiyoruz” ve “Hak hukuk adalet” diye bağırdı. Yürüyüşe CHP İl ve İlçe örgütü üyelerinin yanı sıra, emekli sendikaları temsilcileri ve emekli dernekleri üyeleri ile vatandaşlar katıldı.
MİLLETVEKİLLERİNE SESLENDİ
Meydanda konuşan CHP Pamukkale İlçe Başkanı Uğur Coşkun, emeklilerle ilgili düzenlemenin TBMM’ye geleceğini hatırlatarak Cumhur İttifakı milletvekillerine seslendi. Coşkun, “Şimdi siz güzel bir şey oluyormuş gibi Meclis’te bu duruma ‘evet’ mi diyeceksiniz? Genel başkanların vekilleri gibi mi yoksa gerçek milletvekili gibi mi davranacaksınız? İktidar partisinin il ve ilçe başkanları, görmedik, duymadık demeye devam mı edeceksiniz? Cumhur İttifakı milletvekilleri; yasa teklifine ‘evet’ demek için kaldıracağınız o elleriniz, yıllarca verdikleri harçlıklarla evlatlarını büyütmüş, şimdi emekli maaşı yetmediği için evladından gelecek destekle hayatta kalmaya çalışan, bu ülkenin kalkınması için hayatını adamış yorgun yüreklere vuracağınız en vefasız hançer olacaktır” dedi.
“EMEKLİ SADAKAYA LAYIK GÖRÜLDÜ”
Coşkun sözlerini şöyle sürdürdü:
* “Devletin malum şirketlere akıtılan kaynakları nedeniyle okula giden evlatlarımız eve aç döner olmuştur. Ev sahibi ile kiracı birbirine düşman kesilmiştir. Memurumuz daha ay başında karamsarlığın dibine vurmuş, işçi işini kaybetmiş, işi olan da geçinemez hale gelmiştir. Genç beyinlerimiz sılayı tercih etmiş, esnaf kendisi için değil vergi daireleri için kepenk açar hale gelmiştir. Halkımızın umutları ayaza yakalanmıştır. Ya emekliler! Hayatının büyük bölümünde yıllarca kimi metrelerce yükseklikte inşaatta beton dökmüş, sıva yapmış kimi de yerin metrelerce altında alın teriyle gurur duymuş.
* Kimi ise evlatlarımızın iyi yetişsin iyi insan olsun diye sadece öğretmenlik yapmamış, geleceği inşa etmiş. Sadece emek değil hayat ortaya koymuş milyonlarca emeklimiz maalesef müjde manşetleriyle adeta sadakaya layık görülmüştür. İktidara sahip olanlar emeklimize gerçekten bir müjde verecekse en düşük emekli maaşını açlık sınırının üzerine çıkarmak ve bu tutarı emeklinin kök aylığı olarak kabul etmek olmalıydı.”