Dolar 32,5883
Euro 34,7375
Altın 2.506,53
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 20°C
Yağmurlu
Ankara
20°C
Yağmurlu
Cts 18°C
Paz 20°C
Pts 24°C
Sal 26°C

HEPSİ MİLLİ SAVUNMA BAKANINA SORULDU!

HEPSİ MİLLİ SAVUNMA BAKANINA SORULDU!
18 Kasım 2016 20:03
125

 

Plan Bütçe Komisyonu’nda Milli Savunma Bakanlığı’nın bütçesi görüşülürken, İzmir Milletvekili Murat BAKAN’dan ve komisyon üyesi diğer milletvekillerinden Milli Savunma Bakanına oldukça önemli ve zor sorular soruldu.

 

 Astsubayların tazminatları, başlangıç dereceleri,  uzman çavuşların memuriyete geçişleri, özlük hakları,  askeri sivil memurların ekonomik durumları ile sözleşmeli erbaş ve erlerin maaş durumları ve emekli, ast personelin maaşlarındaki düşüşler gündeme geldi. 

 

 

 

İŞTE O GÖRÜŞME TUTANAKLARI

 

 

Buyurun Sayın Bakan.

 

MURAT BAKAN (İzmir) – Sayın Bakan, değerli milletvekili arkadaşlarım, Sayın Bakanım, Millî Savunma Bakanlığının çok değerli bürokratları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, ben Millî Savunma Komisyonu üyesiyim. Bu OHAL KHK‟lafıyla üçte 2‟si neredeyse kanun hükmünde kararnamelerin Millî Savunma Bakanlığıyla ilgili. Türk Silahlı Kuvvetlerine en çok ihtiyacımız olan dönemdeyiz, sizin sunumunuzu dikkatle dinledim, IŞİİD‟den bahsettiniz, FETÖ‟den bahsettiniz, PKK‟dan bahsettiniz, Musul‟dan bahsettiniz, El Bab‟tan bahsettiniz. 

 

Türk Silahlı Kuvvetlerinin caydırıcılığına, onun Türk milletine verdiği güvene en çok ihtiyacımız olan dönemdeyiz ama Türk Silahlı Kuvvetleri yaralı, uçakları uçuracak pilotumuz yok neredeyse, olması gerekenin çok çok altında. Çok sayıda mağdur Türk Silahlı Kuvvetleri personeli var, siz kendiniz örnek vererek ifade ettiniz, Siirt dediniz sanırım,Hakkâri‟de de benzer durumlar var, her yerde benzer durumlar var. Türk Silahlı Kuvvetlerinin rehabilitasyonu, yeniden yapılanması, yeniden eski caydırıcı gücüne ulaşabilmesi için hep beraber bu düzenlemelerin yapılması gerekir.

 

 Bizler Millî Savunma Komisyonu üyeleri olarak buna katkıda bulanabilecekken Komisyonumuz hiç toplanmadı, biz burada düşüncelerimizi ifade etme fırsatına sahip oluyoruz. Hâlbuki bu ortak akılla Komisyonda bizim tartışacak, görüşecek ve bunları değerlendirerek getirebilecektik. Oluşabilecek bu tez canlılıkla oluşabilecek sorunları da önleyebilecektik ama bunlar çok hızlı şekilde geldi, kanunlaştı, bununla ilgili eletirimi belirteyim size.Bu 15 Temmuz hain darbe girişimi ve bu içinde bulunduğumuz konjonktür unu gösterdi. 

 

Elinizde en gelimi uçaklarınız olabilir, tanklarınız olabilir, savunma sistemleriniz olabilir ama onu kullanacak insan unsuru önemli. Kimdir o? Türk Silahlı Kuvvetleri mensubudur, subayımızdır, astsubayımızdır,  uzman erbaşbımızdır, erimizdir. Bunların özlük hakları bunların mutlu şekilde yaşamaları, güvenle ailelerinin, çocuklarının geleceğiyle ilgili bir endişe hissetmeden yaşamaları çok önemli. 

 

Yalçın dağlarda görev yaparlar, azgın denizlerde görev yaparlar, bir emirle ölüme giderler, bir kefenleri de üniformalarıdır, şehit olduklarında hepimiz arkalarından göz yaşı dökeriz ama hayattayken bunların özlük haklarıyla ilgili her ne hikmetse hiçbir adım atılmaz, biz bir yıldır Millî Savunma Komisyonunda bahsediyoruz.

 

Burada benden önce konuşan Milliyetçi Hareket Partili arkadaşım da ifade etti bazı sorunları, ciddi sorunlar var ve buradan çıkacak kararları, Komisyon toplantısından çıkacak kararları, Plan ve Bütçe görüşmelerinden çıkacak kararları dört gözle bekliyor o subay, astsubay, uzman erbaş, Mehmetçik.

 

 

şimdi, ben kısaca birkaç hususa değinmek istiyorum. Orduda sadece üst subaylara ödenen makam, temsil, kadrosuzluk, görev, komutanlık tazminatından astsubaylar yararlanamıyor Sayın Bakanım, sadece binde 1,göstermelik noktada binde 1 olarak yararlanıyorlar. Hâlen makam ve görev tazminatı yarbay ve üst rütbedeki subaylara 2016‟nın ilk yarısı için 888,20‟den başlayıp kıdemli albay için 1.479,60‟a kadar yükseliyor. Bu tazminattan yarbaydan daha alt rütbedeki subaylar ile astsubaylar yararlanamıyorlar. Bu kanayan yara, yıllardır söylenilen, çok uzun yıllardır, bizim de Millî Savunma Komisyonunda ifade ettiğimiz, ancak çözüm üretilememiş. bugüne kadar -Murat Yaman Albayım iyi bilir- bir konu.Tam teşekküllü hastaneden sağlam raporu alarak orduya giren personel yıllar sonra görevin koşulları etkisiyle sağlıklarını kaybediyor. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

 

 

BAŞKAN – Ek süre veriyorum, toparlayabilir misiniz.

 

 

MURAT BAKAN (İzmir) – Bakanım, bizim fırsatımız yok dışarıda ifade etmeye bunları, Millî Savunma Komisyonunda çalışmaya. İzin verirseniz üç be notum var.

 

BAŞKAN – Çok haklısınız yalnız Komisyon tarafından alınmış bir karar var, be dakika ama ek süre verdim zaten. 

 

MURAT BAKAN (İzmir) – Bu personeller görev yapamaz raporuyla resen emekli ediliyor. Türk Silahlı Kuvvetleri dışında resen emekli edilen başka kamu görevlisi yok. Bu personel emsallerinin derece ve kademesine ulaşamadığı için mağdur oluyor. Bunlara emsallerinin derece ve kademesini geçmemek üzere yükselmelerinin sağlanması ya da asgari bir üst dereceden emekli edilmesi lazım.

 

Bu, adaletin gereği. Emekli Sandığı Kanunu‟nun ek 70‟inci maddesi (1)‟inci fıkrası (b) bendinde yer alan gruplardaki oranlar belli seviyede azalmasına rağmen üçüncü ve ikinci derecedeki personelin oranları orantısız şekilde azalıyor ve bir üç yıllık eksik hizmet ya da amir tahakkümü sonucu haksız sicil notu alan bir personel ömür boyu yüzde 30, yüzde 40 eksik maaş alıyor. 

 

 

Bu adaletsizliğin giderilmesi gerekir.  Kalkınmada öncelikli ve olağanüstü hâl bölgelerinde iki yıl görev yapan kamu personeli bir kademe almasına rağmen bu hak Türk Silahlı Kuvvetleri personelinden esirgenmiştir, bunun ortadan kaldırılması gerekir.

 

Sayın Bakan, ülkemizde birçok af yasası çıkarıldı ama Türk Silahlı Kuvvetlerinde –disiplinin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz ama- hiç disiplin affı çıkarılmadı. Bu sivil memurlara çıkarılan sicil affının, disiplin affının askerî personele de uygulanması gerekir, bu konuda bir çalıma yapılması gerekir. 

 

Bir de, görev ve sorumlulukları astsubaylarla mukayese edilemeyecek birçok memur, ev ekonomistleri, ziraat teknikerleri, bizim stenograflarımız, onların da çalıma koşulları zor ama 9‟a 2‟den başlıyorlar, astsubayların da sicilinin 9‟a 2‟den balaması gerekir

 

 

Sayın Bakan. Yine, astsubaylara 1‟in 4‟ü hakkı tanındı, ancak içi boş. 1‟inci derece, 4‟üncü kademedeki subaylara 4.800 ila 9.000 ek gösterge uygulanıyor ancak, astsubayların 1‟in 4‟ünün karılığı yok.

 

Bir de ilaveten söylemek istediğim bir ey var. Bu Suriye‟de uçak düşürme krizi, Rus uçağının düşürülmesinden sonra bizim uçaklarımız Suriye‟de operasyon yapamadı uzun zaman, bunu Sayın Cumhurbaşkanı da ifade etti. Bunda özellikle S300, S400 savunma sistemlerinin etkili olduğunu biliyoruz. Türk Silahlı Kuvvetlerinin acilen kısa, orta, uzun menzilli hava savunma sistemlerine ihtiyacı var. Bu konuda bir çalışmanız var mı, yapmayı düşünüyor musunuz? 

 

Sivil memurların ciddi sorunları var, doğuda, güneydoğuda çalışan, lojman problemleri var onların. Yine silah şeyi var, güvenlikleri sebebiyle silah taşıyamıyorlar.

 

 

CHP İzmir Milletvekili Murat BAKAN

 

 

Son olarak Sayın Bakan, bu hain darbe girişimini kendini dinî cemaat olarak adlandırılan bir terör örgütlenmesi yapısı yaptı. Bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak milletvekilleri, üyeleri hiçbir şeyhin, şıhın, kendini mürit eden meczubun elini eteğini öpmedik, bir derdimiz yok ama çok sayıda cemaat, tarikat var. Bugün kamu spotu olarak Nakşibendi tarikatının bir kolunun şeyi bir sempozyumun kamu spotu olarak televizyonlarda çıkmasına ilişkin bir karar almış RTÜK.

 

 

Yani, cemaatlerin, tarikatları bir kamu hizmeti gibi sunuyoruz. Türk Silahlı Kuvvetlerinin içinde cemaat yapılanması olmaması gerekir, hangi cemaat yapılanması olursa olsun. Rütbesinden başka kimseye bir bağlılık göstermemesi gerekir Türk Silahlı Kuvvetleri mensubunun oradaki hiyerarşi, disiplinin bozulmaması için.

 

 

Yoksa, bir FETÖ çıkar, gider, baka bir FETÖ gelir. Bu aidiyetlerin önlenmesi ve bununla ilgili çalıma yapılması gerekir. Cemaatteki tarikat şeyhi ile mürit arasındaki ilişki tam teslimiyet ilişkisidir, bunu 15 Temmuzda gördük. Türk Silahlı Kuvvetlerinde bir astsubayın Çiğli Hava Üssü Komutanına hükmettiğini gördük, bunun yaşanmaması gerekir.

 

 Dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetlerine hangi cemaate mensup olursa olsun kimsenin girmemesi ve bu konuda hassasiyet gösterilmesi gerekir. Bununla ilgili bir çalışmanız var mı? Teşekkür ederim, saygılar sunarım. 

 

MİLLETVEKİLİ MURAT BAKAN’IN KONUŞMA METNİNİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ…

 

(Oturum Bakanlığına Sözcü Abdullah Nejat Koçer geçti)

 

BAŞKAN – Çok teşekkür ederim.

 

Sayın Kavaklıoğlu, buyurun lütfen.

 

ALPASLAN KAVAKLIOĞLU (Niğde) – Teşekkür ederim Sayın

 

Bakanım. Değerli Bakanım, değerli Komisyon üyesi arkadaşlarım, değerli  milletvekili arkadaşlarım, bürokrat arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

 

Konuşmama balamadan önce, bu vatan için hayatlarını feda eden bütün şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi de minnetle anıyorum.  

 

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

 

Sayın Durmaz…

 

KADİM DURMAZ (Tokat) – Sayın Bakanım, teşekkür ederim.

 

Tokat‟ta Jandarma Bölge Komutanlığı vardı, şu anda feshedildiğini duyduk. Kaldı ki Tokat daha önceden Kayseri‟ye bağlıydı. Yöremizde terör ve benzeri olaylar oldukça yoğundu. Son zamanlarda, hepinizin bildiği gibi, PKK’nın Karadeniz‟e eylemsel açılma noktasında da Giresun ve Tokat, Sivas‟ın bir bölümüyle kritik bir noktada. Bölge komutanlığının yeniden konuşlanmasının  asayiş ve stratejik açıdan doğru bir ey olacağını düşünüyorum. Bu konudaki tasarrufunuzu öğrenmek istiyorum. 

 

 

Uzmanlar toplumsal bir vaka. Bunların birçoğu da psikolojik olarak sıkıntıya giriyor. Bu konuda berrak bir çözüm öneriniz var mı Sayın Bakanım?

 

Gaziliğin tanımını konuşurken de ifade ettim. Böyle bir konsensüs yapıp bu insanların kafasındaki berraklaşmayan sorulara çözüm bulmayı düşünüyor musunuz?

 

Yine, uzman çavuşlar astsubaylık sınavına hazırlanmak için sınavı kazandı, kursa aldınız, tüm eğitimleri tamamlandı; bunların hiçbiri de görevinden ihraç edilmiş değil o FETÖ terör örgütünden ötürü ancak hakları da verilmedi. Bu konuda bir çalışmanız var mıdır?

 

 

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) – Bir daha söyler misiniz.

 

 

KADİM DURMAZ (Tokat) – Uzman çavuşlar astsubaylık sınavına hazırlanmak için kursa alındı, tüm eğitimlerini tamamladılar, bunlar rütbelerini alacakken rütbeleri verilmedi. Her biri de görevine devam ediyor, o FETÖ terör örgütüyle ilgilerinin olmadığı da belli. Bunların mağduriyetlerini gidermeyi düşünüyor musunuz?  

 

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum.

Sayın Bakan… 

 

 

MURAT BAKAN (İzmir) – Sayın Bakanım, öncelikle bir konuda bir dil  sürçmesi olduğunu düşünerek onu düzeltmek istiyorum. Az önce son konuşan iktidar partisi milletvekili arkadaşım “Askerî üniformanın bu süreçte temizleneceğine inanıyorum.” dedi. Bunu bir dil sürçmesi olarak görüyorum. 

 

 

Bu üniforma Malazgirt‟ten Dumlupınar‟a bizim şehitlerimizin kanıyla, Mehmetçik‟in teriyle yıkanmıştır, kimse kirletemez; üç be terörist, darbeci, darbe girişimcisi, ne derseniz deyin. İstilacı bir baka deyişle, az önceki arkada öyle söyledi.

 

 

Uzman erbaşlarla ilgili Sayın Bakanım, ciddi sıkıntılar var. Bunların bir kısım çözüldü. Bunların infaz koruma memuru olmasıyla ilgili KHK‟ da bir hüküm yer aldı. Burada yala ilgili biraz esneklik yapılması lazım. Bundan yararlanamayanlar var. Bir de uzman erbaşların devlet memurluğuna geçi artı iki yıldan yedi yıla çıkmıştı ocak ayında yapılan bir düzenlemeyle.

 

 

Ama, kanun, Devlet Personel Bakanlığının bir yazısıyla geriye yürütüldü. Yani, o tarihten önce iki yılı doldurup istifa etmiş uzman erbaşlar kamu kurumlarına müracaat ettiğinde  Devlet Personel Bakanlığının yazısıyla karşılaıyorlar. İçişleri Bakanlığının farklı bir görüşü var. Bizim hukuk fakültesinde ilk öğrendiğimiz eylerden birisidir “Aleyhe kanun geçmişe yürümez.” şu an Devlet Personel Bakanlığı kanunu geçmişe yürütüyor. Biz düzenlemeyi Anayasa Mahkemesine taşıdık ama bu sadece bir yorumla oluşan ve binlerce insanı, istifa etmiş uzman erbaşımızı mağdur eden bir düzenleme. Bunun düzeltilmesini sizden bekliyoruz.

 

 

Saygılar sunuyorum.

 

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

 

Sayın Kuşoğlu…

 

 

BÜLENT KUŞOĞLU(Ankara) – Teşekkür ederim Sayın Bakan.

 

Sayın Bakanım, konuşmam sırasında sorduğum sorular geçerli olmak üzere, bu Etimesgut Zırhlı Birliklerinin nereye konuşlandırılacağını soracaktım. Polatlı var mı aralarında? Polatlı‟yla ilgili bir çalıma var mı? Bir de Mürtet‟la ilgili olarak son durum nedir, son karar nedir? Yine, onu soracağım. 

 

Bir de Suriye’de -konuşmam sırasında da sordum ama- kaç askerimiz, subayımız ve tankımız var? Öğrenmek istiyorum. Bir de ne zaman Cumhurbaşkanlığına askerî yaver atanacak? 

 

Teşekkür ederim.

 

Sayın Tamaylıgil…

 

 

BİHLUN TAMAYLIGİL (İstanbul) – Sayın Bakanım, benim sormak istediğim: 15 Temmuzda Fethullah Gülen terör örgütünün Gerçekleştirdiği darbe sürecinde, o tarihte yurt dışında kaç askerî personel vardı? Bu askerî personellerin görev yaptığı yerler neresiydi? Bu terör örgütüne üyeliğinden dolayı görevden alınan veyahut Türkiye’ye dönmeyen kaç personel vardır? Bu konuda bilgi istiyorum. Bir de 30 bine yakın personel alınacağı dile geldi. Bu personellerin hangi kriterler, hangi istihbarat ve hangi liyakat göstergelerine göre seçimi yapılacak ve görevlendirileceklerdir? Onu öğrenmek istiyorum.

 

Teşekkür ederim.

 

BAŞKAN – Sayın Çakır özer…

 

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) – Teşekkür ediyorum.

 

Sayın Bakan, savunma şirketlerimizin yurt dışı piyasalarda rekabet gücünü artırmak için bir kredi imkânı sağlama gibi bir modeliniz var mı, öyle bir ey üzerinde bir çalışmanız var mı? Benzer şekilde, yine aynı Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfına bağlı şirketlerin piyasayla rekabet etmek yerine, piyasaya daha fazla i verecek şekilde projeler hazırlamasını teşvik eder misiniz? Çünkü, piyasayla rekabet ettiklerinde yan sanayi ölüyor. Bunu engellemek mümkün mü?

 

 

İkincisi: Seçim bölgemiz Eskişehir hava operasyonlarının merkezi hâline geldi geçen zaman içinde. Acaba özellikle pilotların eğitimi konusunda bir merkez hâline getirilebilir mi ya da baka eğitim tesislerinin, özellikle hava kuvvetleriyle ilgili eğitim tesislerinin Eskişehir‟e getirilmesi mümkün müdür? Özellikle motor teknolojileri, uçak, gemi, araç ve demir yolu konusunda bölgemizin uzmanlığından faydalanacak yeni yatırımları bekliyoruz.  

 

Eskişehir‟de hem askerî hem sivil hava alanlarının varlığını iyi değerlendirerek kargo taşımacılığını yönlendirebilir miyiz? Bölgesel Uçak Projesi için İstanbul ve Ankara‟nın sıkışıklığı dikkate alındığında Eskişehir‟i uygun bir merkez olarak görebilir miyiz? 

 

Teşekkür ederim.

 

BAŞKAN – Sayın Çam…

 

MUSA ÇAM (İzmir) – Teşekkür ederim.

 

Askerî okullarda FETÖ mağduru olan öğrencilerin borçlanmasıyla ilgili konuda bir düzenleme yapmayı, bunları silmeyi düşünüyor musunuz? İkincisi, yine 15 Temmuzdan sonra Türk Silahlı Kuvvetlerinde FETÖ mağduru olan subaylarla ilgili iadeyii tibar düşünüyor musunuz?

Türk Silahlı Kuvvetleri personelinde emekli maaşı adaletsizliği var.  Ödenen tazminatlar subaylarda var, astsubayda yok; görev tazminatı var, astsubaylarda yok; makam tazminatı ve kadrosuzluk tazminatı, komutanlık tazminatı, komutanlık kurs tazminatı subaylarda var, astsubaylarda yok. Astsubaylarda böyle bir mağduriyet söz konusu mudur? Bunu gidermeyi düşünüyor musunuz?

 

Yine, astsubayların ordu evlerine girişleriyle ilgili bir talepleri var. Bu konuda bir çalıma var mı? 

 

Bir de özel, milletvekilleri ordu evlerine giriyor mu, giremiyor mu? 

 

Nedir? O konudaki düşünceniz nedir? Onu da öğrenmek istiyorum. Teşekkür ederim.

 

BAŞKAN – Teşekkür ediyorum.

 

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) – Sayın Bakanım, bir tane soruya izin verir misiniz?

BAŞKAN – Sayın Bekar oğlu…

 

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) – Çok özür diliyorum, unutmuştum.

 

Sayın Bakanım, Meclis -hep uzman er ve erbaş konuşuyoruz ama- sözleşmeli er ve erbaşlarla ilgili bir düzenleme yaptı. Bunların maaşlarından asgari ücrete endeksli olarak alıyorlardı ama asgari ücret artınca böyle bir ihtiyaç duyuldu, hiyerarşi diye bir bahane getirildi, memur maaşı katsayısına endekslendi ve bu arkadaşlarımızın her biri maaşlarından 300-400 lira kaybetti. Siz reklamlar vererek sözleşmeli er ve erbaş arıyorsunuz. Bu yapılan haksızlığı gidermeyi düşünüyor musunuz?

Teşekkür ederim.

 

BAŞKAN – Teşekkür ederim.

 

 

 

 

PLAN BÜTÇE KOMİSYONU TUTANAKLARININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ…

 

 

PES24 ÖZEL HABER